Gönderen Konu: Veezy Röportajı  (Okunma sayısı 1386 defa)

Veezy Röportajı
« : 29 Haziran 2005 - 17:55:38 »

Çevrimdışı wernoa

  • Yepyeni Üye
  • *
  • İleti: 0
  • psychopath
    • http://www.ozlemtekin.biz
"BENDEN BİR TANE DAHA BULUN, ÜLKEYİ TERK EDİYORUM"
[/size][/b][/color]

"Tek Başıma" albümüyle geri döndü Özlem Tekin. Albümün adı "Tek Başına", çünkü Özlem Tekin albümdeki tüm şarkıları tek başına, bir haftada yapmış. Ortalarda görünmediği zaman, ABD'ye gitmiş, heykel kursuna katılmış, çizgi film seyretmiş… "O Şimdi Asker" adlı halen çekimleri süren bir filmde falcıyı canlandıracakmış, "Karaoğlan" dizisinde ise kötü büyücü olacakmış. "Bu son albümüm" diyor Tekin. Yurtdışında yaşamaya başlayacakmış. Ancak "Yurtdışına açılacak mısınız?" sorumuza "Haşa, ben o kulvarı Petek Dinçöz'e bıraktım. Yanından bile geçmem" diyerek yanıtlıyor. Şu an bir sevgilisinin olmadığını söyleyen Özlem Tekin, "Artık tek tabanca takılıyorum" diyor… İşte ayrıntılar…


-Uzun süre ortalarda yoktunuz. Bu süre içinde neler yaptınız? Mesala evde mi oturdunuz?
Bu süre içinde biçki-dikiş kursuna gittim, nakış işledim, çeyizimi yaptım… Şaka tabii ki. Evde oturduğum da oldu ama bu süre içinde kendimi geliştirdim diyebilirim. Ben gerçekten albüm yapmak istiyor muyum, istemiyor muyum onu anlamaya çalıştım. Çünkü çok rutine girmişti. Birazcık uzaktan bakmakta fayda var diye düşündüm. Böylece kendimle görüşmüş oldum. Ama tabii boş durmadım bu sırada. Heykel kursuna gittim, çok da güzel heykel yapıyorum. Çok güzel bir hobi edindim, herkese de bir hobi edinmesini tavsiye ediyorum. Avustralyalıların nefesli bir çalgısı var, onu çalmayı öğrendim. Bu arada hiç müzik yapmadım, dinlemedim bile… Onun yerine çizgi film seyrettim. ABD'ye ablamın yanına gittim, biraz orada takıldım. Ondan sonra canım çok istedi ve hemen gitarımı alarak bir haftada bu şarkıları yaptım. Böylece tek başıma bir albüm yapmış oldum.

-Hep Şebnem Ferah ile karşılaştırılıyorsunuz. Şebnem Ferah'ı kendinize rakip olarak görüyor musunuz? Neden?
Biz kendimizi karşılaştırmak ve rakip görmekten ziyade, birbirimizi müttefik olarak görüyoruz. Türk pop müziğine daha değişik şeyler kazandırmaya çalışıyoruz. Şebnem, ilk sound'unu koruyor, benim bir yaptığım albüm bir öncekini asla tutmuyor. Dünya trendini çok fazla takip ediyorum. O nedenle müzikal anlamda Şebnem Ferah ile farklıyız.

-Yeni albümünüzde hip hop tarzını da görüyoruz. Ne oldu pop-rock tarzınıza?
Pop-rock tarzıma bir şey olmadı. Pop-rock kenarda duruyor üzerine hip hop, techno koyuyorum. Gittikçe daha da büyüyorum ve kendi müzik kalitemi geliştiriyorum.

-Saçlarınızı sarıya, kızıla boyatarak farklı imaj yarattınız kendinize... Ancak şu an son derece doğal ve daha feminen bir tarzınız var. Siz aslında bu musunuz yoksa bu da geçici bir imaj mı?
İmaj kısmına takılmayalım, çünkü benim bir günüm öteki günümü tutmuyor. Mesela dün gece zencili çeteli bir film seyrettim, sabah bir de Nelly'nin klibini seyredince, kendimi bugünkü kılık içerisinde buldum. Sabah uyandığımda albümün kapağındaki tarzıma benziyorum ama bir saat sonra tamamen başka bir şeye benziyorum. Dün mesela bir cadı şapkası buldum ve o şapkayı takarak sokakta dolaştım. Ama kimse artık şaşırmadı, demek ki artık imaj ile ilgili bir problemimiz yok.

-Hala Pittbul köpeğiniz sizinle mi? Pittbul ile ilgili hakkınızda açılan davalar nasıl sonuçlandı?
Pitbull köpeğim benimle değil çünkü benim kendime ait bir evim yok, kirada oturuyorum. Dolayısıyla adı katil olan bir köpeği kimse evine almak istemiyor. Aslında katil değil. Sadece bacağını ısırmıştı. Ayrıca o benim köpeğim değil de. Ayşe ya da Fatma'nın köpeği olsaydı kimse dava açmazdı. Pittbul ile ilgili bir sorun yok, büyükçe bir köpek küçük bir köpeği ısırabilir, hatta tam tersi de olabilir. Bu Pittbul ile ilgili bir sorun değil, Özlem Tekin ile ilgili bir sorundu tahmin ediyorum. Dava hala sonuçlanmadı. Köpeğim şu an Adana'da bir arkadaşımın çiftliğinde. 11 tane doğurdu, o dava bir bitsin, hepsini tasmasız olarak o kadının bahçesine salacağım.

-Siz ilk kez Kemancı'da sahneye çıktınız. Şebnem Ferah ve Teoman da öyle... Hala Kemancı'ya gidiyor musunuz? Ya orada sahne alan yeni şarkıcılar konusunda ne düşünüyorsunuz? Onlar da birer Özlem Tekin ya da Şebnem Ferah olacaklar mı?
Hayır gitmiyorum, o nedenle bilmiyorum. Kabul ediniz bu memlekete bir tane daha Özlem Tekin gelmeyecek. Benden bir tane daha bulun, ben bu memleketi terkediyorum arkadaşlar. Zaten olmak isteyen de Özlem Tekin olmak istemesin yeni bir şeyler yapsın ki biz de beğenerek izleyelim.

-İlk albümünüz çıktığında Björk, Sinead O'Connor ve PJ Harvey'i taklit ettiğiniz söyleniyordu. Hala onlardan etkileniyor musunuz?
Björk'ten artık hiç etkilenmiyorum, onu dinlemekten artık sıkıldım. Sinead O'Connor müziği çoktan bıraktı. Yaşasın Özlem Tekin. PJ Harvey'den nefret ederim, hiç sevmedim. Sesimin benzediği söyleniyor ama onlardan etkilenmiyorum.

-Hayatınıza seçtiğiniz erkek nasıl olmalı? Mesela Eran Tapan ile eşiniz çok farklı tarzlarda kişilerdi. Bu tezatı nasıl dengelediniz?
Ben onların ikisini arkadaş ettim, geziyorlar birlikte… Ben hayatıma erkek seçmiyorum, seçmeyi de düşünmüyorum. Onlar hayatıma giriyor ve sonra da bela oluyorlar. Ben anlayamadım erkekleri. Benim tipim yok. Bir tazı vardır, bir şeyi iyi yapar o yeter…

-"Magazin motorları" sözlerini kimler için yazdınız?
Magazin motorları için yazdım. Aslında motor ayrı. Her motoru birbirine benzetmemek lazım. Magazin motorlarının aslında motorlarla ilgisi yok. Onlar başka motorlar, medyatiklikler üzerinden giderler. Onlar çok tehlikeliler, bildiğiniz gibi değil.

-Şimdilerde herkesin hedefi yurtdışına açılmak ve adını duyurmak. Sizin böyle bir hedefiniz var mı? Bunun için neler yapacaksınız?
Ben bu kulvarı tamamıyla Petek Dinçöz'e bıraktım. Yanından bile geçmek istemiyorum. "What it, what it" diye bir şarkımız varken bana düşmez… Bunu İngilizce, hatta şarkı söylemeyi de bilmeyen, sadece güzel görünen ve göbek atabilen bayan arkadaşlara bırakıyorum…

-Artık gece hayatında sizi göremiyoruz "Televole" programlarından takip ettiğimiz kadar. Bu bilinçli bir seçim mi?
Benim seyretmediğim ve benim dinleyicimin seyretmekten hoşlanmadığı programlarda yer almamaya çalışıyorum. Bir ara magazin programlarına sobeleniyordum, pek hatırlamıyordum zaten. Gece hayatından çok sıkıldım. Yaklaşık 2 yıldır çıkmıyorum… Ben artık gündüz hayatından hoşlanıyorum. Sabah erken kalkıyorum ve çok yol alıyorum. Ama dibine kadar eğlendim, hiç içimde kalmadı…

-Yeniden evlenmeyi düşünüyor musunuz?
"Ah bir daha evleneyim" ya da "Ay evlensem mi" diye düşünmüyorum… Aslında evlenmesem çok iyi olur. Benim evliliğim klasik evlilik gibi değildi. Ama evlilikten sonra yaşadığım ilişki, evliliğe benziyordu… Bende bu kadar yetenek varken neden evde oturup evimin kadını olayım…

-İlk albümünüzü çıkardığınız dönemle bugünü karşılaştırdığınızda ne gibi farklılıklar ortaya çıkıyor? Hem müziğiniz hem de sizinle ilgili neler değişti ve gelişti?
Ben o zamanlarda yaptıklarımı ve yaşadıklarımı çok üstüme almıyorum. Yaptım bitti. Sarışındım, at kenara bugün esmerim… Çok da karşılaştırmak istemiyorum. İlk albüm çıktığında demiştim "Ben Türk pop müziğine yeni bir soluk getireceğim. Bir kulvar açacağım" diye. Açtım. Öncüyüm.

-Bir ara "O Şimdi Asker" filminde rol alacağınız söylendi. Yeni bir sinema ya da dizi filminde oynamayı düşünüyor musunuz?
Filmin çekimleri başladı. Çok küçük bir rolüm var ama çok güzel oynuyorum… Ağzımda sakız, sürekli fal bakıyorum. Mustafa Altıoklar bana "Aferin" dedi. Çok kalabalık bir kadro var filmde.
Bir de dizi başlıyor. Afyon'da çekimleri yapılacak. "Karaoğlan" dizisi… Zeyna ve Herkül gibi. Kötü kalpli büyücüyü oynayacağım.

-Bir ara adınız skandallara karışıyordu. Pittbul, uyuşturucu, AIDS ve aşklarınız… Geriye dönüp baktığınızda yaşadıklarınızdan pişman mısınız?
Geriye dönüp baktığımda bana bu iftiraları atanlar pişman. Pittbul iftirası gerçek bir iftira ama herkes anladı. Uyuşturucu için test yaptırdım ama temiz çıktığım haberi iki satır çıktı. O haberleri yapanların hiçbiri artık gazetecilik yapmıyor. Ama ben burada karşınızdayım. Bir insanı canlı canlı mezara gömmek, AIDS iftirası atmak korkunç bir günah. Aşklarım skandal değil. Yarısı arkadaşımdır zaten. Aşk bir skandal değil, insanın başına gelebilecek en güzel şey. O aşkı gözetleyip hakkında dedikodu yapmak çok ayıptır.

-Bir müzik programı ya da başka bir program yapmayı düşünüyor musunuz?
Ciddi bir program yapmak istemem… Televizyon dünyasına çok sıcak bakmıyorum. Ama tek tabanca bir koltuğa oturup tek başıma konuşayım. Bir Hülya Avşar, bir Gülben Ergen gibi olurum.

-Hiperaktif bir insansınız. Enerjinizi nasıl boşaltıyorsunuz?
Kimseye bağlanmıyorum, eve misafir çağırmıyorum. Canım ne isterse onu yapıyorum. Her şeyi hemen deniyorum, hiçbir şeyi yapmaya üşenmiyorum. Bir de şarkı söylüyorum. Konser olmasa da prova yapıyorum. Bir de çok konuşuyorum, bazen kendi sesimden kendim yoruluyorum.

-Nereden giyinirsiniz? Modayı takip eder misiniz? Nerelere gidersiniz? Nasıl yaşarsınız?
Merter'den giyiniyorum. İhraç fazlası şeyler alıyorum. ABD'ye gittiğimde de pazara gidiyorum 4 dolara ayakkabı alıyorum. Asla pahalı ve marka şeyler giymem. Ya da annem yapar. Çünkü hiç satılmayan yarasa kanadı istiyorum. Annem de yarasa kanadı dikiyor çok da benziyor. Dinlediğim müzikle ilgili kılık kıyafet ne ise onun dizaynına hemen girerim. Üstümden okunuyor ne çeşit müzik dinlediğim. Çok fazla gitmem. Yemeğe bile gitmiyorum, evde yapıp yiyorum. Tek tabanca takılıyorum. Çok da mutluyum.

-Diyet yapıyor musunuz?
Yapmıyorum ve yapmadım hiç. Spor yapıyorum ve çok hareketliyim. Öküz gibi de yemek yerim. Dövüş sporları çok fazla kalori kaybettiren sporlar. İki günde bir antrenmanım var. İçimden bir Özlem Tekin daha çıkıp kenara gidiyor her antrenmanda. Bir spora yazılın, antrenmanlarda inanılmaz kilo veriliyor. Fazla da su içmeyin, sakın abartmayın.

-Özlem Tekin, 10 yıl sonra nerede olacak? Gelecek için planları neler?
Ben yarın nerede olacağımı bilmiyorum. Gelecekle ilgili çok fazla plan yapmıyorum çünkü tutmuyor. Türkiye'de neyin ne zaman olacağı belli değil.



« Son Düzenleme: 29 Haziran 2005 - 20:08:59 Gönderen: wernoa »
bir kadeh şarap, bir nefes duman, bir sıcak gülüş bana yeter..

Özlem Tekin

Veezy Röportajı
« : 29 Haziran 2005 - 17:55:38 »

Ynt: Veezy Röportajı
« Yanıtla #1 : 01 Temmuz 2006 - 02:08:14 »

Çevrimdışı çetin ceviz

  • Aktif Üye
  • ****
  • İleti: 491
  • Cinsiyet: Bay
  • Ozzz..!!!Ses kezzzzz...
Bu süre içinde biçki-dikiş kursuna gittim, nakış işledim, çeyizimi yaptım... Hehe bu söz çok hoşuma qitti yaa özlem esprileriyle ,kişiliğiyle müziğiyle her şeyiyle farklı olduqunu 1kez daha ortaya koymuş!
Lacivert Ne kadaR yakı$mıs bilmesede ?!
Hayat buysa beN yoquM bu yoLda..
Ü$üdüq donduK saNdık oLta oRda saP buRda!..
Bir D€qil miyiZzZ ki Herke[Ş]anslı DoqmuyoR..
Rock=)Müzikle deqil sözle aNlatıLır...

Ynt: Veezy Röportajı
« Yanıtla #2 : 04 Eylül 2006 - 11:43:38 »

Çevrimdışı kanatsız melek

  • Gold Üye
  • *****
  • İleti: 2900
"BENDEN BİR TANE DAHA BULUN, ÜLKEYİ TERK EDİYORUM"

çok iddialı ve gerçekkk = .)
Tesadüflerle başlar her şey.

Ynt: Veezy Röportajı
« Yanıtla #3 : 09 Eylül 2006 - 18:27:23 »

Çevrimdışı Q_ZEN

  • Emekli Mod
  • ******
  • İleti: 3070
  • Cinsiyet: Bay
ulkeyı bırak dunyayı terk etsın..(:aaaa. aman allah korusun)
ama zaten dunyada eşi benzeri yok, bırak turkıyeyı...
hey gidi günler… göz yaşım sel

Ynt: Veezy Röportajı
« Yanıtla #4 : 09 Eylül 2006 - 19:56:44 »

Çevrimdışı wiksha

  • Deneyimli Üye
  • ***
  • İleti: 141
  • Cinsiyet: Bayan
çok hoş konuşmuş!!! 10 yıl sonradan bahsedilmiş ve öz 10 yıldan beri burda en güzel şekilde çoğu insan kaybolmuşken! şu "pop" kelimesi biraz kafamı karıştırıyor ama olsun ne olursa olsun öz'ün elindençıkan herşeyi alkışlarım  :alkıs:

Ynt: Veezy Röportajı
« Yanıtla #5 : 09 Eylül 2006 - 23:04:29 »

Çevrimdışı SeZzZ

  • Yönetici
  • ******
  • İleti: 1062
  • Cinsiyet: Bay
  • Delicious Demon!
Bende bu kadar yetenek varken neden evde oturup evimin kadını olayım…

hehe
budur!
özün en iddialı roportajı herhalde! tam günündeymiş o gün :D
10...     9...     8...     7...     6...     5...     4...     3...     2...     1...     0...    BOO!! :çiçeeK:    :dans:    :yeehu