Özlem Tekin, 1990’ların kaliteli yerli rock furyasının önemli ismidir benim için. ‘Kime Ne’, ‘Öz’ ve ‘Laubali’ albümlerinde farklı tarzları deneyimlemesi ve pop’u -fazlasıyla- hafif rock öğeleriyle süslemesiyle zihnimde ‘denemeye açık’ bir şarkı yazarı olarak yer edinmiştir. Gel gelelim onun yaşındaki bir şarkıcının çoktan tarzını bulmasını bekliyor insan. Benim için bir sanatçı asla sadece albümünden sorumlu değildir. Albüm dışı söylemlere genel olarak bakmak şart. Tekin, geçenlerde yayımlanan bir röportajında tarzının her albümde değiştiğini ve tarzının bu değişim olduğunu söylüyordu. Uzun zamandır daha garip bir açıklama duymadım. Sanki içinde bulunulan durumu açıklamak için sonradan üretilmiş bir söylem gibi duyuluyor.
Özlem Tekin’in çok iyi bir şarkı yazarı olduğu kesin fakat şu anda elimde tuttuğum yeni albümü ‘Kargalar’, özellikle sözleri baz alındığında sanki 10 yıl önce yapılsa daha yerinde olurmuş. Albümdeki özellikle de albümle aynı isimli şarkıdaki gözleri oyup kargalara yedirme ve cesetlere tükürme konsepti biraz fazla ‘liseli’ tınlıyor.
Gelelim sound’a… Klasik Türk mantığı vokallerin tepede, enstrümanların dibe gömülü olduğu mastering standardının hiç taraftarı olmasam da bu albümde davul ve gitarlar, vokali ezecek şekilde üstte. Yine de çoktan ölmüş ana akım rock piyasamızda böyle sert rock albümleriyle karşılaşmıyor oluşumuz albüme bir artı puan kazandırıyor.
10 şarkılık albümde ‘Kargalar’, ‘Dünyam’ ve ‘Asker’ şarkıları için hazırlanmış üç tane remix ve 1998’e ait ‘Öz’ albümündeki ‘Tarlalar’ın yeniden yorumlanmış bir versiyonu var. ‘Tarlalar’ ilk halinden daha iyi olmasıyla birlikte yeni atmosferik havası dışında yeni bir şey vaat etmiyor. Remix’ler için geçer not alan ‘Kargalar’ ve ‘Dünyam’ın yanında ‘Asker’ 1990’ların elektronik müzik mantığında hazırlanmış fakat tamamlanmamış bir remix gibi tınlıyor. 2010 tarihli albümü ‘Bana Bi’ Şey Olmaz’ı çok daha başarılı bulmuştum. ‘Kargalar’da samimi gelmeyen bir hal var. Genele hâkim sinirli hal çok yapay.
Albümün prodüktörü Össan Deneç’i Ayşe Saran’ın ‘Rüyadan Kaçış’ albümünden biliyoruz. Bu iki albüm sound olarak birbirine cidden çok benziyor. Albümden çıkan ilk klip ‘Kargalar’ın PowerTürk’te yayımlanmamasıysa memleketteki tekelciliğin net bir örneği.
Sorun sözlerde desek bırakın ona izleyen karar versin, yok eğer sound’daysa bu daha vahim… Son olarak, albüm ‘Ay’ ve ‘Dünyam’ şarkıları dışında sınıfımda kalıyor.
http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1127388&CategoryID=41