Yarım saatte 13 hayvanı katlettiAvustralya'da bir hayvanat bahçesine gizlice giren 7 yaşındaki çocuk, nadir görülen hayvanları öldürdü, bazılarını da timsaha yedirdi.Olay, ülkenin kuzeyindeki Alice Springs kentinin Sürüngen Merkezi'nde meydana geldi. Güvenlik kameraları, çocuğun gizlice hayvanat bahçesine girdiğini ve alarmlara yakalanmadan ilerlediğini gösteriyor. Yedi yaşındaki erkek çocuk, bunu izleyen yarım saat boyunca tam 13 hayvan öldürdü. Bunlardan bazılarını taşla vurarak, bazılarını da canlı canlı timsah kafesini çevreleyen iki çitin üzerinden timsahlara atıp yem ederek öldüren çocuğun, bu sırada gülümsediği de kameralardan görüldü. Alice Springs Sürüngen Merkezi'nin yetkilileri, olay karşısınad şaşkın. Görevliler, "yedi yaşında bir çocuğun, bu kadar kısa sürede, bu kadar büyük ziyana yol açması inanılmaz" diyor. Çocuk mahkemeye verilemeyecek kadar küçük olduğu için, yetkililer, şimdi ona gözkulak olmayan ailesini dava etmeyi düşünüyor. Ölen hayvanlar arasında bir kaplumbağa, dört mavi dilli kertenkele, iki sakallı ejder, iki dikenli şeytan kertenkelesi ve 20 yaşındaki bir iguana da bulunuyor. Hayvanat Bahçesi Müdürü Rex Neindorf ölen hayvanlardan çoğunun nadir bulunan ya da ergin hayvanlar olduğunu ve bu yüzden de telafi edilemeyecek kayıplar olduğunu söyledi. Bir ara 3,3 metrelik tuzlu su timsahı "Terry"nin yanına girmeye çalışan çocuğun, polisteki sorgusu sırasında içine kapanıp tek kelime etmediği belirtiliyor.
‘Mucit Dursun’ inişi hesaba katmayınca...Trabzon’dan gelip Van’da bir köye yerleşen Dursun Beytaçoğlu, jeneratör motorundan tek kişilik helikopter yaptı ancak inmeyi hesaba katmayınca köyün üstüne düştü. Beytaçoğlu, şimdi rüzgar gücüyle çıkardığı suyla köylüye açık havuz yapıyor.Trabzon’dan gelerek Van’ın Emek köyüne yerleşen Dursun Beytaçoğlu ilginç icatlarıyla dikkat çekiyor. ‘Mucit Dursun’, eline geçirdiği jeneratör motoruyla tek kişilik helikopter yapma projesini hayata geçirmek için çalışmaya başladı. Jeneratör motorunu beline sıkı bir şekilde bağlayan mucit Dursun, jeneratöre bağlı bir pervaneyi de başının üst kısmına taktı.Teçhizatlı bir şekilde köyün hemen karşısındaki yüksek dağa çıkan Dursun Beytaçoğlu, beline bağlı jeneratörü çalıştırdı. Jeneratörün çalışmasıyla birlikte, başındaki pervane de dönmeye başladı.Mucit Dursun, arkadaşı TEDAŞ Özalp şefi olan İhsan Akyüz’ün dağdan aşağı itmesiyle havalandı. Köylünün şaşkın bakışları arasında köyün üzerinde dolaşan Dursun Beytaçoğlu, inmek isteyince iniş için herhangi bir yöntem geliştirmediğini fark etti.Köyün üzerinde dönüp duran mucit Dursun, mazot bitince köyün üstüne düştü. Van Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Dursun Beytaçoğlu, çenesi ve ayağı kırıldığı için 17 gün hastanede yattı.MUCİTLİKTEN VAZGEÇMEDİHastaneden çıktıktan sonra mucitlikten vazgeçmeyen Dursun Beytaçoğlu, bu kez de iklimin değiştiği ve kuraklık yaşanacağı yönünde haberler üzerine yaşadığı köyden su çıkarmak için plan yapmaya başladı.Köyde tek geçim kaynağı olan 8 ineğinden 4’ünü satan Beytaçoğlu, köyün çıkışında bir alana sondaj vurdurdu. Yaklaşık 50 metreye kadar inen Dursun Beytaçoğlu, bu derinlikte su bulamadı. Parası da biten Beytaçoğlu, köylünün tüm vazgeçirme çalışmalarına rağmen diğer 4 ineğini de satarak daha derinlere sondaj vurdurdu. Sonunda 63 metrede suya ulaştı.RÜZGAR SİSTEMİYLE SU ÇIKARDIDursun Beytaçoğlu, bulduğu suyun hemen yanı başına da 300 ağaç dikerek fidanlık oluşturdu. Sudan hem köylü faydalanmaya başladı hem de bu ağaçlar sulandı.Jeneratör için ilçeye bidonlarla mazot almaya giden mucit Dursun, güvenlik güçlerince mazot kaçakçılığı yaptığı gerekçesiyle yakalandı. Bu duruma içerleyen Dursun Beytaçoğlu, bu kez suyu rüzgardan faydalanarak çıkartmak için kolları sıvadı.Van Valiliğinden aldığı destekle bir sistem kuran mucit Dursun, bu kez suyu rüzgarın gücüyle çıkartmaya başladı.KÖYLÜYE AÇIK HAVUZBulduğu suyun yakınında 10 metre eninde 40 metre uzunluğunda bir çukur kazdırtan Beytaçoğlu, şimdi köylüye açık bir havuz yapıyor. Havuzun başına şezlonglarla şemsiyeler koymayı planlayan Beytaçoğlu, yazın tarladan gelen köylülerin havuza girerek dinlenmesini sağlayacak.İcatları nedeniyle köylünün kendisine çeşitli lakaplar taktığını belirten Beytaçoğlu, bunların kendisini üzmediğini söyledi. Çalışmaları için 8 inek, bir eski otomobil ile bir dairesinin gittiğini anlatan Beytaçoğlu, “Tek istediğim şey bu dünyada kalıcı bir eser bırakmaktır. Maddi yönden desteklensem güzel icatlarım olacak ama bana yeterince yardım edilmiyor” dedi.Beytaçoğlu, son icadının da akaryakıtsız bir uçak yapmak olduğunu belirterek, projenin hazır olduğunu ama kimseyle paylaşmak istemediğini söyledi.