İstatiskler,kesimler,savunulduğu sanılan düşüncelerin belirtilmesi bunların hepsi poülizme dayanıyor.Hande yener her ne müzik yaparsa yapsın,her ne koşulda müzikalitayi aşarsa aşsın o popüler bir ikondur.Zaten bunu kendiside istiyor.Coolum,bambaşkayım(avrupada sürüsüyle örneği var türkiye için ise sınırlı olabilir.Ama sen evrensel anlamda kendini bambaşka diye paketliyemezsin.Son uçta sen hala ve hala belli bazı sanatcıları,grupları takip etmektesin -örnek,ilham almak değil dediğim-)derken kalkıp uc dort yıl once yaptıgın müzik türüne laf edersen,polemiğe girmek istemedıgın sarkıcılara o bu su vasat programlarda laf atarsan sen bir populer sarkıcısın demektır.Ve handeninde bunda gocunduğu bir yanı yok sanırım.Beş yıl öncesi alaturka müziklerle etiler mekanlarında kazandıgı o paraları harcarken bir yandan da sınırlı aylar ıcerısınde calısmayla oluşmuş albümleri öne sürüyorsun...
Gelelim gay konusuna.Hande sen dinle sen ise dinleme tavırlarını bariz bir biçimde sürdürmese bile yaptığı konuşmalar,verdiği beyanatlar bu bölme olayını gerçekleştiriyor zaten.Ortaya bir iş cıkarıp sussa,sadece işiyle gündeme gelse o bölme diye saydıgımız şey kalite ve anlama gücünden ortaya cıkacak ve sadece onu anlayan insanlar dinleyecektir.Hande yener geçtiğimiz yıllarda her şarkıcının yaptıgı gibi belli tribünlere oynamıstır ve bu tribunler hande yener için değişmiştir.Sonucta onun albümlerindeki sound değişmiştir...Müzik zevki istatistiklere göre belirlenmez.Hande yeneri kaç kişi dinliyor diye bir veri toplamıyoruz,müziğin kalitesi kime göre ve neye gçre belirlenir.Tabi ki bilimum populer sarkıcıları işleyen müzik dergi(msi)lerinde,ya da kendine ait alt kültürü konu alan dergilerde bu gibi fikirler ortaya sürülür.Ama bu ne kadar gerçeği yansıtır uzun uzun tartışılır...
Film konusunda ise sadece film yapımcıları değil handede ekmeğine yağ sürecektir.''Böyledir bu işler''
Kişisel albüm yorumum: Daha fazla çalış...