Allah'ım... valla ben de tanıştım bugün. Başta görevliler içime kurt düşürdü ama drown'la tanıştık, biraz rahatlattı beni. Falan filan derken, Özlem bi arabadan mı taksiden mi ne indi -şimdi aklımda değil- koştum hemen:
Ben: Öğğğzzzllüüüüeeemmm!!!!!
Özlem: Eyvah!!!
Ben: Tanışalım!!!
Özlem: Oyundan sonra.
Ben: Mmm... Hmm... Zmm... Peki...
(Oyun sonrası kulise koştururuz, önümde -torpilli- 2-3 kişi vardır, onlar resim çektirir ve sıra bana gelir:)
Özlem: AHA! İŞTE BUYDU!
Ben: !!!???... *Ha heralde oyundan önceki olayı hatırladı.* (Hemen resmimizi çekmesi için sonradan Özlem'in sevgilisi Cem Öcal olduğunu öğrendiğim adama cep telefonumu uzatırım)
Özlem: Gel önce seni bi öpiyim. (Parçalara ayrıldığım, resimde kırmızı bi suratla boy göstermeme sebep olan olay)
Ben: ... (Fotoğraf işi biter sıradaki çağırılır. Ben hala bana bir şeyler der ya da bi fotoğraf daha çekinebilirim diye etrafta dolanıyorumdur, telefonun kamerasıyla dışardan sıradaki kişiyle (drown) birlikte çekime devam ederim.)
Cem Öcal: Sen saçmalamaya başladın artık ha! (Bana mı söyledi başkasına mı anlamadım ama bayağı sinirlendim ben de... Kendimi zor tuttum, "Çıkıyorum zaten!!" diyip ayrıldım kulisten. Oyunu çooooook çoooooook çoooooooooook fazla sevmedim açıkçası. Bence konu itibariyle 10 üzerinden 5, oyunculuk itibariyle 10/9 alır. Bilmiyorum ön yargılı mıydım ama oyunu izlemeden önce de müzikte daha başarılı olduğunu düşünüyordum Özlem'in, oyunu izledikten sonra da öyle düşünmeye devam ettim. Özlem, beklediğimden kat kat daha fazla sıcak kanlı ve şeker. Cem efendi beklediğim gibi biri değil, çok itici geldi bana... Metin Serezli babalar babası, süper bir beyefendi (Onla da resim çektirdim.) Sonuç itibariyle Cem vakası dışında süper bir gündü benim için. "Tanışamazsın!" diyen arkadaşlarıma bal gibi tanıştığımı kanıtlayıp iddiaları kazandım, baya iyi oldu
Herkes tanışmalı Öz'üyle!
