Gönderen Konu: Takıntılarımız...  (Okunma sayısı 18056 defa)

Takıntılarımız...
« : 30 Eylül 2006 - 13:47:44 »

Çevrimdışı PyRoX

  • Yönetici
  • ******
  • İleti: 5569
  • Cinsiyet: Bay
  • Ben yüksekteyim...sen Alçak...
Bugün neden bazı şeylere takıntılı oldugumu düşünürken bi araştırayım dedim...psikiyatri de bir hastalık olarak incelenen  obsesyon  yani takıntı konusunu bir inceledim de,çoğu şeyi kendimde gördüm ...aslında her insanın takıntılı oldugunu biliyoruz..belli konularda takınılıyız hepimiz...bunun ileri boyuta ulaşıp hayatımızı zorlaştırdığı evrede profesyonel yardıma ihtiyacımız olabilir...kısaca hastalık boyutunda incelenen  pozisyonu şu şekilde olayın:

Obsesyon ( saplantı-takıntı) insanın aklına istenmeden, elinde olmadan gelen rahatsız edici düşüncelerdir. Bu düşünceler geldiği zaman kişide büyük bir sıkıntı oluşur ve kişi bu sıkıntıları ortadan kaldırmak için bazı uygunsuz, kendini yapmaktan alıkoyamadığı ve saçma bulduğu yineleyici hareketler yapmaya başlar. Bu hareketlere de kompülsiyon (zorlantı) adı verilir. Mesela kirlilik düşünceleri olan kişilerin sık sık ellerini yıkaması kompülsiyona bir örnektir. Bu düşünceler ve eylemlerin zamanla şiddeti artar ve kişinin günlük hayatının büyük bir kısmını işgal etmeye başlar. Sonuçta kişinin işlevselliği önemli ölçüde etkilenir ve bu durum tedavisi şart olan bir hastalık haline gelir.

Değişik şekillerde görülebilen obsesyon (saplantı- takıntı) ve kompülsiyonların önemlileri şunlardır;

Bulaşma obsesyonları : En sık görülen saplantı çeşididir. Kişide eline olmadan kirlenmeyle ve hastalık bulaşmasıyla ilgili bir tehdit algısı oluşur. Yani kişi kendisinin toplumun diğer bireylerinden daha çok mikrop, pislik ve kirle karşılaşma tehlikesinde olduğuna inanmaya başlar. Bu düşüncenin etkisiyle de gereksiz tedbirler almaya başlar. Bulaşma korkusuyla el sıkışmaktan, umumi tuvaletleri kullanmaktan, para ve kapı tokmaklarını tutmaktan kaçınır. Bu işlerden birini yaptığı zaman da kendilerine mikrop, toz, feçes ya da idrar bulaştığını düşünüp ellerini yıkarlar. Günde 3-4 saat elini yıkayan, her yıkamada en az yarım saat ayıran, dışarı çıkıp eve geldikten sonra hemen elbiselerini çıkarıp yıkamaya atan kendisi de banyoya koşan, her banyoda ve tuvalete girmede 2-3 saat harcayan bir kişide temizlik saplantısının olduğu düşünülür. Çok fazla el yıkamaktan zamanla bu kişilerde yıkanan bölgelerde, özellikle ellerde soyulmalar, cilt tahrişleri görülür.Saplantı hastalarının yüzde 25-50’sinde bulaşma saplantıları görülür.

“Kuşku obsesyonları; Bu çeşit saplantılar da en sık görülen ikinci çeşit saplantılardır. Kişide sürekli bir şeyleri yapıp yapmadığı ile ilgili kuşkular oluşur. Bu kuşkular büyük sıkıntı yaratır ve kişide aşırı bir kontrol etme davranışı oluşur. Acaba ocağı kapattım mı?, kapıyı kilitledim mi?, ışığı söndürdüm mü? gibi kuşkuların sonucunda emin olmak için defalarca tüpü, kapıyı, ışığı kontrol eder.

En sık görülen üçüncü çeşit kompülsiyon olmaksızın zihne yerleşen obsesyonel düşüncelerdir. Durmadan cinsel ve saldırgan bir hareketle ilgili düşünceler zihni meşgul eder. Kişiler bu durumdan dolayı kendilerini sürekli kınarlar.

Bir diğer durum da kişide kompülsiyon olmaksızın beliren saplantılı düşüncelerdir. Bunlar da özellikle saldırgan hareketler ve cinsel dürtülerle ilgili düşüncelerdir. Kişinin zihnini sürekli meşgul ederler. Kişi artık başka bir şey düşünemez hale gelir. Unutmak istedikçe şiddeti daha da artar.

“Simetrik” veya “ eksiksiz olma” saplantıları da sık görülen saplantı çeşitlerindendir. Kişi yaptığı işin eksiksiz olmasına, evdeki veya masasındaki eşyaların düzgün ve simetrik olmasına hastalık derecesinde dikkat eder. Öyle ki saatlerce bu simetriyi sağlamak için uğraşabilir. Eğer bu simetriyi ve düzenliliği yerine getiremezlerse aşırı sıkıntı duyarlar ve sıkıntılarını gidermek için saatlerce uğraşırlar. Bu yüzden işlevsellikleri önemli ölçüde etkilenir. Bir davet, randevu, iş gibi etkinliklerine yetişememe, işleri yetiştirememe gibi sorunlarla çok sık karşılaşırlar.

Ayrıca Tanrı var mıdır?, varsa Tanrıyı kim yaratmıştır? gibi uçsuz bucaksız sorularla giden “ metafizik obsesyonlar” ya da dini obsesyonlar dediğimiz saplantı çeşitleri de vardır. Kişinin aklına istenmeden ve elinde olmadan Allah’ın olmadığı gibi düşünceler gelir. Hatta bazı zamanlar Allah’a küfür şeklinde düşünceler oluşabilir. Kişi bunun neticesinde, hele hele inançlı bir kişi ise aşırı sıkıntı ve suçluluk, günahkarlık duygusuna kapılır. Bu sıkıntıyı ve suçluluk duygusunu bertaraf etmek için de sesli veya içinden  „tövbe tövbe“, „estağfirullah“ gibi sözler sarfeder. Bu düşünceler öyle artar ki kişi günlük işlerini yapmaz ve hatta ibadet edemez hale gelir.

Kanser, AİDS gibi hastalıklara yakalandığı şeklinde düşüncelerin geldiği “hastalık obsesyonları” bir diğer saplantı çeşitidir. Kişi bu yüzden tetkikler yaptırır ancak bir sonuç çıkmadığı halde elinde olmadan hasta olduğu düşüncesini zihninden atamaz. Hastalık düşüncesinin yarattığı sıkıntıyı gidermek için sürekli hastaneye gidip tetkik yaptırır, tetkiklerden bir sonuç çıkmaz, o an için rahatlar ancak düşünce zihninden gitmez. Bu kısır döngü şeklinde hep bu şekilde devam eder.

Otomobil plakalarını ve evlerin numaralarını okuma, apartmanların kaç kat olduğunu sayma gibi “sayma obsesyonları” da görülen diğer obsesyon çeşitleridir.

ben şu yukarda yazılanlar konusunda evi yakam korkumdan oluşan  ütüüyü çektimmi,ocağı kapattım mı takıntısına,simetri saçmalığına ve yolda ne görsem okuma  olayına sahibim ...bi de özz takıntım var...   :D  öz saplantım galiba artık profesyonel yardım gerektiren boyuta ulaştı    :şok:  :56


hepimizin saplantılı oldugu konular vardır mutlaka..sizin hastalık boyyutunda olmasa bile bazen kendinize "öff artık ,saçmalama yaw" dediğiniz takıntılarınız neler??

Özlem Tekin

Takıntılarımız...
« : 30 Eylül 2006 - 13:47:44 »

Takıntılarımız
« Yanıtla #1 : 30 Eylül 2006 - 13:52:27 »

Çevrimdışı PyRoX

  • Yönetici
  • ******
  • İleti: 5569
  • Cinsiyet: Bay
  • Ben yüksekteyim...sen Alçak...
Bugün neden bazı şeylere takıntılı oldugumu düşünürken bi araştırayım dedim...psikiyatri de bir hastalık olarak incelenen  obsesyon  yani takıntı konusunu bir inceledim de,çoğu şeyi kendimde gördüm ...aslında her insanın takıntılı oldugunu biliyoruz..belli konularda takınılıyız hepimiz...bunun ileri boyuta ulaşıp hayatımızı zorlaştırdığı evrede profesyonel yardıma ihtiyacımız olabilir...kısaca hastalık boyutunda incelenen  pozisyonu şu şekilde olayın:

Obsesyon ( saplantı-takıntı) insanın aklına istenmeden, elinde olmadan gelen rahatsız edici düşüncelerdir. Bu düşünceler geldiği zaman kişide büyük bir sıkıntı oluşur ve kişi bu sıkıntıları ortadan kaldırmak için bazı uygunsuz, kendini yapmaktan alıkoyamadığı ve saçma bulduğu yineleyici hareketler yapmaya başlar. Bu hareketlere de kompülsiyon (zorlantı) adı verilir. Mesela kirlilik düşünceleri olan kişilerin sık sık ellerini yıkaması kompülsiyona bir örnektir. Bu düşünceler ve eylemlerin zamanla şiddeti artar ve kişinin günlük hayatının büyük bir kısmını işgal etmeye başlar. Sonuçta kişinin işlevselliği önemli ölçüde etkilenir ve bu durum tedavisi şart olan bir hastalık haline gelir.

Değişik şekillerde görülebilen obsesyon (saplantı- takıntı) ve kompülsiyonların önemlileri şunlardır;

Bulaşma obsesyonları : En sık görülen saplantı çeşididir. Kişide eline olmadan kirlenmeyle ve hastalık bulaşmasıyla ilgili bir tehdit algısı oluşur. Yani kişi kendisinin toplumun diğer bireylerinden daha çok mikrop, pislik ve kirle karşılaşma tehlikesinde olduğuna inanmaya başlar. Bu düşüncenin etkisiyle de gereksiz tedbirler almaya başlar. Bulaşma korkusuyla el sıkışmaktan, umumi tuvaletleri kullanmaktan, para ve kapı tokmaklarını tutmaktan kaçınır. Bu işlerden birini yaptığı zaman da kendilerine mikrop, toz  bulaştığını düşünüp ellerini yıkarlar. Günde 3-4 saat elini yıkayan, her yıkamada en az yarım saat ayıran, dışarı çıkıp eve geldikten sonra hemen elbiselerini çıkarıp yıkamaya atan kendisi de banyoya koşan, her banyoda ve tuvalete girmede 2-3 saat harcayan bir kişide temizlik saplantısının olduğu düşünülür. Çok fazla el yıkamaktan zamanla bu kişilerde yıkanan bölgelerde, özellikle ellerde soyulmalar, cilt tahrişleri görülür.Saplantı hastalarının yüzde 25-50’sinde bulaşma saplantıları görülür.

“Kuşku obsesyonları; Bu çeşit saplantılar da en sık görülen ikinci çeşit saplantılardır. Kişide sürekli bir şeyleri yapıp yapmadığı ile ilgili kuşkular oluşur. Bu kuşkular büyük sıkıntı yaratır ve kişide aşırı bir kontrol etme davranışı oluşur. Acaba ocağı kapattım mı?, kapıyı kilitledim mi?, ışığı söndürdüm mü? gibi kuşkuların sonucunda emin olmak için defalarca tüpü, kapıyı, ışığı kontrol eder.

En sık görülen üçüncü çeşit kompülsiyon olmaksızın zihne yerleşen obsesyonel düşüncelerdir. Durmadan cinsel ve saldırgan bir hareketle ilgili düşünceler zihni meşgul eder. Kişiler bu durumdan dolayı kendilerini sürekli kınarlar.

Bir diğer durum da kişide kompülsiyon olmaksızın beliren saplantılı düşüncelerdir. Bunlar da özellikle saldırgan hareketler ve cinsel dürtülerle ilgili düşüncelerdir. Kişinin zihnini sürekli meşgul ederler. Kişi artık başka bir şey düşünemez hale gelir. Unutmak istedikçe şiddeti daha da artar.

“Simetrik” veya “ eksiksiz olma” saplantıları da sık görülen saplantı çeşitlerindendir. Kişi yaptığı işin eksiksiz olmasına, evdeki veya masasındaki eşyaların düzgün ve simetrik olmasına hastalık derecesinde dikkat eder. Öyle ki saatlerce bu simetriyi sağlamak için uğraşabilir. Eğer bu simetriyi ve düzenliliği yerine getiremezlerse aşırı sıkıntı duyarlar ve sıkıntılarını gidermek için saatlerce uğraşırlar. Bu yüzden işlevsellikleri önemli ölçüde etkilenir. Bir davet, randevu, iş gibi etkinliklerine yetişememe, işleri yetiştirememe gibi sorunlarla çok sık karşılaşırlar.

Ayrıca Tanrı var mıdır?, varsa Tanrıyı kim yaratmıştır? gibi uçsuz bucaksız sorularla giden “ metafizik obsesyonlar” ya da dini obsesyonlar dediğimiz saplantı çeşitleri de vardır. Kişinin aklına istenmeden ve elinde olmadan Allah’ın olmadığı gibi düşünceler gelir. Hatta bazı zamanlar Allah’a küfür şeklinde düşünceler oluşabilir. Kişi bunun neticesinde, hele hele inançlı bir kişi ise aşırı sıkıntı ve suçluluk, günahkarlık duygusuna kapılır. Bu sıkıntıyı ve suçluluk duygusunu bertaraf etmek için de sesli veya içinden  „tövbe tövbe“, „estağfirullah“ gibi sözler sarfeder. Bu düşünceler öyle artar ki kişi günlük işlerini yapmaz ve hatta ibadet edemez hale gelir.

Kanser, AİDS gibi hastalıklara yakalandığı şeklinde düşüncelerin geldiği “hastalık obsesyonları” bir diğer saplantı çeşitidir. Kişi bu yüzden tetkikler yaptırır ancak bir sonuç çıkmadığı halde elinde olmadan hasta olduğu düşüncesini zihninden atamaz. Hastalık düşüncesinin yarattığı sıkıntıyı gidermek için sürekli hastaneye gidip tetkik yaptırır, tetkiklerden bir sonuç çıkmaz, o an için rahatlar ancak düşünce zihninden gitmez. Bu kısır döngü şeklinde hep bu şekilde devam eder.

Otomobil plakalarını ve evlerin numaralarını okuma, apartmanların kaç kat olduğunu sayma gibi “sayma obsesyonları” da görülen diğer obsesyon çeşitleridir.


ben şu yukarda yazılanlar konusunda evi yakma korkumdan oluşan  ütüüyü çektimmi,ocağı kapattım mı takıntısına,simetri saçmalığına ve yolda ne görsem okuma  olayına sahibim ...bi de özz takıntım var...   :D  öz saplantım galiba artık profesyonel yardım gerektiren boyuta ulaştı 
  :şok:  :56


hepimizin saplantılı oldugu konular vardır mutlaka..sizin hastalık boyyutunda olmasa bile bazen kendinize "öff artık ,saçmalama yaw" dediğiniz takıntılarınız neler??
« Son Düzenleme: 30 Eylül 2006 - 14:22:47 Gönderen: pyroxevil »

Ynt: Takıntılarımız
« Yanıtla #2 : 30 Eylül 2006 - 14:04:35 »

Çevrimdışı ozz_witch

  • Bizden Biri
  • *****
  • İleti: 1225
  • Cinsiyet: Bayan
  • tanıdık yanlızlık... evelallah tanıştık evvelden..
bende kuşku var bide sayma hastalıgı evet bu bi hastalık  :dill çünkü inanılmaz rahatsız edici bişey mezar taşlarını okurum apartman isimlerini uyurken  sürekli çok saçma bişeyi kafama takarım unu büyütürüm
bide unutma problemim varki ama allahım  en rahatsız edici olanıda bu
çünkü on gün boyunca konuştugum insanı bi an unutup ona kim oldugunu yada ismini tekrar tekrar sorabiliyorum insanlar benim nnumara yaptıgımı düşünüyo ama bakın açıklıyorum herşeyi bir anda unutabiliyorum şimdiden söliyim :sorry: :şok: :şok: :56
« Son Düzenleme: 30 Eylül 2006 - 14:07:04 Gönderen: pınar »
:dewil tek bir canın var cehennem dibinde  :dewil <br />                                         wampreeee:<br /><br />Sitenin Cadısı

Ynt: Takıntılarımız
« Yanıtla #3 : 30 Eylül 2006 - 14:07:26 »

Çevrimdışı PyRoX

  • Yönetici
  • ******
  • İleti: 5569
  • Cinsiyet: Bay
  • Ben yüksekteyim...sen Alçak...
bende kuşku var bide sayma hastalıgı evet bu bi hastalık  :dill çünkü inanılmaz rahatsız edici bişey
bide unutma problemim varki ama allahım  rahatsız edici olanıda bu
çünkü on gün boyunca konuştugum insanı bi an unutup ona kim oldugunu yada ismini tekrar tekrar sorabiliyorum insanlar benim nnumara yaptıgımı düşünüyo ama bakın açıklıyorum herşeyi bir anda unutabiliyorum şimdiden söliyim :sorry: :şok: :şok: :56
petek dinçöz gibissin yani pınar  :))
ee msn ine 8231 kkişi eklersen hatırlamazsın tabii kimle ne konustuğunu...ha bu arada bedri ben pınar..hani var ya pyrox , o  :))

Ynt: Takıntılarımız
« Yanıtla #4 : 30 Eylül 2006 - 14:16:30 »

furkiii

  • Ziyaretçi
bende de tuhaf bi durum var..hiç bi an rahat diilim..:s..kafam sürekli meşgul ve de kendimi sorun yapacak bişey mutlaka buluyorum..böle diildim ama son bi kaç aydır başladı işte..bıktım ya hep bi derdim var..=))

Ynt: Takıntılarımız
« Yanıtla #5 : 30 Eylül 2006 - 14:44:17 »

Çevrimdışı PyRoX

  • Yönetici
  • ******
  • İleti: 5569
  • Cinsiyet: Bay
  • Ben yüksekteyim...sen Alçak...
yaa zaten ben şu yazdıklarımı okurken kendimden korktum..çogundan az biraz var ..tabii hastalık boyutu  çok ciddi işin.zaten 100 kişiden 3 ünde görülen bi durummus işin hastalık boyutu....bak kuşku takıntım çalışmaya başladı yine..ya ben o üç kişiden biriysem  :)))

Ynt: Takıntılarımız
« Yanıtla #6 : 30 Eylül 2006 - 15:03:09 »

Çevrimdışı be_nan

  • Deneyimli Üye
  • ***
  • İleti: 178
  • Cinsiyet: Bayan
  • 4ever_öz_
bende mevcut hepsinden hehe hastalık hastası duruma var bnede ya:(

marka takıntısı da bi takıntı mıdır acep_? hehe
Uyandığımda yer gök siyah<br />Uyandığımda duvarlar kan<br />Ruhumda ağır bir günah <br />Vahşet dolu yüzler yine berbat bir sabah

Ynt: Takıntılarımız
« Yanıtla #7 : 30 Eylül 2006 - 15:19:38 »

Çevrimdışı PyRoX

  • Yönetici
  • ******
  • İleti: 5569
  • Cinsiyet: Bay
  • Ben yüksekteyim...sen Alçak...
bende mevcut hepsinden hehe hastalık hastası duruma var bnede ya:(

marka takıntısı da bi takıntı mıdır acep_? hehe

valla o psikolojik diil de daha sosyo-kültürel bi sorun ..yada olay diyelim..sorun dersem ben de sorunlu sınıfına giriyorum bu durumda..benim de marka takıntım var..ve orjinal olması gerek herseyin..cd den kıyafete kadar..imitasyon giyceğime markasız şey giyerim en takığından  :)))

Ynt: Takıntılarımız
« Yanıtla #8 : 30 Eylül 2006 - 15:28:24 »

Çevrimdışı ozz_witch

  • Bizden Biri
  • *****
  • İleti: 1225
  • Cinsiyet: Bayan
  • tanıdık yanlızlık... evelallah tanıştık evvelden..
yaf bide özlem takıntım var ve bu hiç geçmiyo ben çok memnunumda ailem çıldırıcak hale geldi özlemden ama napiyim çok tatlıııııı
:dewil tek bir canın var cehennem dibinde  :dewil <br />                                         wampreeee:<br /><br />Sitenin Cadısı

Ynt: Takıntılarımız
« Yanıtla #9 : 30 Eylül 2006 - 15:40:27 »

Çevrimdışı PyRoX

  • Yönetici
  • ******
  • İleti: 5569
  • Cinsiyet: Bay
  • Ben yüksekteyim...sen Alçak...
özlem takıntısının tedavisi de mümkün diil.gerçi tedavi  olmak isteyende yok ..gerçekten özlem tkıntım çevreme zarar vermeye başladı benim de...mesela eski sevgilim özlem ve şebneme karşı nötr dü..dinlerdi ama bayılmazdı yani..benle beraber olduktan 1 ay sonra ikisinden de nefret eder hale gelmişti...yani ben baygınlık getirtmiştim içine özlem şebnem özlem şebnem diye...
bana ilk geldiği gün bütün özlem videolarını izletmiştim zorla ,bi de bak şurda ne güzel bak şu sahnede çok süper diye...galiba yaz rüzgarı 18.bölümde  bayılmıstı hatırlamıyorum tam  :))
bi de pınar dedi de fark ettim geçen gün..biz iste dışındaki inssanlarla konuşamıyoruz artık..sus pus oturuyoruz  site dışında birileriyle birarada oldugumuzda...fransız gibi kalıyoruz..site de takıntılarımızdan biri yani...
:))

Ynt: Takıntılarımız
« Yanıtla #10 : 30 Eylül 2006 - 16:37:04 »

Çevrimdışı ozz_witch

  • Bizden Biri
  • *****
  • İleti: 1225
  • Cinsiyet: Bayan
  • tanıdık yanlızlık... evelallah tanıştık evvelden..
evet canım arkadaşım aynen öyle ama ben sen ve bi kaç arkadaşımla o kadar mutluyumki digerlerini aramıyom  :56 bile sen zatenbaşkasın biliyosun ayy sen benim takıntım oldun yaaf :dill :dill
:dewil tek bir canın var cehennem dibinde  :dewil <br />                                         wampreeee:<br /><br />Sitenin Cadısı

Ynt: Takıntılarımız
« Yanıtla #11 : 30 Eylül 2006 - 16:55:52 »

Çevrimdışı be_nan

  • Deneyimli Üye
  • ***
  • İleti: 178
  • Cinsiyet: Bayan
  • 4ever_öz_
benimde özcü arkadaslarım olsun..süper bişi buralarda bulamıyorum ama bu siteyi kesfettim en sonunda süper oldu bu site ve öz benimde takıntımm:D
Uyandığımda yer gök siyah<br />Uyandığımda duvarlar kan<br />Ruhumda ağır bir günah <br />Vahşet dolu yüzler yine berbat bir sabah

Ynt: Takıntılarımız
« Yanıtla #12 : 30 Eylül 2006 - 18:03:14 »

Çevrimdışı CarteR

  • Deneyimli Üye
  • ***
  • İleti: 153
  • Cinsiyet: Bay
    • http://www.turkclans.com
oo bayağa kasmısız eline sağlık bendede tırnagımı yeme alışkanlıgım var ama arada bir baskada bir takıntım yokh
bANA hAvA atMk içN kéNdini kAsMa damaRındaKi kaNıN biLe bAnA hAStA..;)

Ynt: Takıntılarımız
« Yanıtla #13 : 30 Eylül 2006 - 22:24:34 »

ARGo77

  • Ziyaretçi
benim insanlara karşı saplantım söz konusu..abi görüyorum mesela antik guntik insanlar, adama bakıyorum yaw birader sen hangi fabrikanın ürünüsün..yada amcamı uzaylılar almış sonrada tekrar aldıkları noktaya deney yapıp getirmişler gibi..seviyorum yaa insanlarla uğraşmayı ama enteresan insanlarla hani dünyada numunelik olurlarya ..neyse hakkatende bazı insanlar aynı model bakarsın bundan istanbulda var dersin gidersin hakkaridede çıkar aynı şahıs önüne, deli olursun..bazıları var adaptasyona uğramış tek yumurta ikizi gibiler..sanarsın ki aynı mekanda yatıp kalkıyorlar..ama türkiye burası her çeşit insan mevcut, iki kulağı olan mı aramazsın ,beyni olupta kullanmayı bilmeyenini mi ararsın, fotosentez yapanını mı ararsın, sürü piskolojisi altında çevresinde ne olup bittiğinin farkında olmayanını mı ararsın, saplanır takılırsın...neysee tüpü açık bıraktım,çocuğu kazanda unuttum,kedimi çamaşır makinesinde unuttum gibi bir kuşku yoktur bende ocağı açık bıraktıysam elbette bi şekilde söner...artık tüp mü biter ev mi yanar kül olur gider bilinmez ama sigarayı bırakamadım buda bende bi saplantı haline geldi...

Ynt: Takıntılarımız
« Yanıtla #14 : 02 Ekim 2006 - 07:46:12 »

Çevrimdışı ben_melih

  • Aktif Üye
  • ****
  • İleti: 402
  • Cinsiyet: Bay
benim takıntım betmen  o süper birinsan :)
9999999999999999999999999999999999999999999999999999999999999