kendisiyle yapılan patlican röportajı..:
Eski Aşklar’ ismini verdiğiniz albümünüzdeki iki cover şarkı, size ve başkalarına ait şarkılar var. Bu albüm konseptine baktığımızda çok sıkı, çok sert bir albüm ve Foo Fighters soundu ağırlıkta. Bunların dışında albümle ilgili eklemeniz gerekenler olursa… Sound konusunda aynen sorunda dediğin gibi Foo Fighters bir sound olmasını istemiştim. Demek ki başarmışım. Her şeyin canlı olması ve bazılarının yaptığı gibi bir vokal veya bir gitar kaydı üstünde haftalarca çalışmamamız, kafam karışmadan tam istediğim soundu elde etmemi sağladı. Bir sonraki albüm kayıtlar açısından aynı şekilde olsa da, düzenlemeler ve sound açısından daha karmaşık ve sert olacağını söyleyebilirim.
İlk albümünüzde bir cover vardı. Bu albümde de kendi şarkılarınız dışında iki cover şarkıya yer vermenizin nedeni neydi? Ben sadece kendi yarattığım şeyleri değil sevdiğim şeyleri de söylemeyi ve insanlara duyurmayı çok seviyorum. Sadece kendi bestelerini söylemek bana kompleksli bir düşünce gibi geliyor. Kendi albüm yapmadan önce ve hatta sonra sahnede cover söyleyen insanların albümlerine cover koymaması tepki alma korkusundan kaynaklanıyor bence. Gerekirse bir albüm süresinde iki albüm yapıp, hem bestelerimi hem de tüylerimi diken diken eden şarkıları söyleme zevkini tadarım.
‘Öyle Bir Sarhoş Olsam ki’ ve ‘Tek Başına’ şarkılarını seçişiniz nasıl oldu? Var mı bu şarkıların anısı ya da albümünüze alış hikayesi? İkisini de küçüklüğümden beri ailemden duyarım. Bana ilk dinleten ve albüme koymama vesile olan kişi de annemdir.
2000 yılında İzmir’den İstanbul’a gelerek yaptığınız ‘Siyahın Matemi’ albümünüz içinize sinmedi. Neden içinize sinmeyen bir albümde yer aldınız ki?O albümün çalışmalarına başlarken her şeyin istediğim gibi olacağı söylendi. Ancak öyle olmadığını fark ettiğimde geri dönülemez noktadaydım. Eski şirketimdeki yaptırımlar nedeniyle bir süre küstüm. O yaptırımlardan dolayı istediğim gibi albüm yapamayacağımı anladım. Hatta albüm yapmayı düşünmedim bir ara. Sonra başka şirketten albüm çıkarma teklifi gelince tekrar aynı enerjiye döndüm.
İkinci albümünüz ‘Eski Aşklar’la, adınızı milyonlarca kişiye duyurdunuz. Başarılı çalışmalara imza attınız ve de başarıyla yolunuza devam ediyorsunuz. Bu konuda yani ikinci albümle başarıya koştuğunuzu göz önüne alırsak; doğru yer ve doğru zaman önemli diyebilir miyiz?Başarı kelimesinin anlamı kişiye göre değişen bir şeydir. İlk albümüm ile ikincisi arasından altı yıl geçti. İlk albümle daha çok kişiye ulaştığımı söyleyebilirim. Bazılarına göre bu başarıdır. Ama bu albümle istediğim şeyi yapıp isteğim insanlara ulaştım. Benim için başarı budur. Doğru yer ve doğru zaman insanların hayatının gidişini etkileyen en önemli unsurdur bence. Ama her zaman doğru karar verip doğru adım atarak gerisi getirilebilir.
Müzikle çok küçük yaşta Elvis Presley, Deep Purple, The Doors'un plaklarını dinleyerek tanıştınız. O zamanlar aklınıza gelir miydi, müziğin ilerde mesleğiniz olacağı? İleride solist olacağıma emindim. Onları dinlerken, onlar kadar büyük olmak istedim hep. Umarım ileride onlara yaklaşırım.
Yetişip gelirken The Doors'u keşfettiğinizde, müziğin hayatınızın en önemli parçası olacağını fark etmişsiniz. Neydi The Doors’un hayatınızın kararını verdirecek kadar etkileyen? En başta Jim Morrison'ın sözleri, sahnesi… Ray Manzareck'in sol eliyle bir gitaristten daha iyi baslar yazıp çalarken sağ eliyle de müthiş sololar atması.
Ortaokul yıllarında kendi kendinize gitar kabiliyetinizi geliştirip, lise yıllarında ‘Butterfly’ isimli ilk müzik grubunu kurdunuz ve Denizli'deki cafelerde rock müziği çalarak bir ilki gerçekleştirmişsiniz. Bu cesaret işi miydi biraz yoksa başka... O yıllardan size kalanlar... O zamanlar öyle gelmemişti ama şimdi dönüp baktığımda cesaret isteyen bir girişim olduğunu görüyorum. Çok keyifli yıllardı, çok şey öğrendim.
İnsanın keyif aldığı mesleği yapabilmesi ülkemizde bir lüksken sizin bunu yapıyor olmanız daha başarılı daha üretken yapıyor daha mutlu kılıyordur sizi değil mi?Maalesef ülkemizde çoğu insan istediği meslek yerine ailesinin istediği mesleği yapıyor! Bence üniversitede okuyup o kültürün içinde bulunmak önemli bir şey ama kesinlikle şart değil. Eğer insanlar müzik yapmak veya başka bir şeyle uğraşmak istiyorlarsa ve başarılı olacaklarına gerçekten inanıyorlarsa istedikleri yolda ilerlemeliler. Yoksa herkes standart bir hayat yaşar. Bu da hayat görüşü olmayan, dar görüşlü bir toplum olmamıza neden olur.
Keyif alınan işi yapmak konusunda neler söylemek istersiniz bizi okuyanlara? Hayatıma paradan daha değerli bir zenginlik kattığını ve sabah zorunlu olduğum değil yapmak istediğim şeyi yapmak için uyandığımı bilmenin harika bir duygu olduğunu söyleyebilirim.
Hangi duygularla yapıyorsunuz şarkılarınızı?Genelde üzgün olduğum zaman şarkı yazıyorum. Hatta çok uzun süredir neşeli bir şarkı yapmak istiyorum ama bir türlü çıkmıyor.
Sevmek, özlem, aşk ayrılık ve hüzün duygularından hangisi size daha çok ürettiriyor? Aşk, ayrılık, hüzün…
Aşk şarkıları yazan ve söyleyen birine aşkı sormazsam olmaz şimdi. Nasıl yaşarsınız aşkı? Neler hissettirir size aşk?Yoğun ve genelde acı çekerek yaşadığım bir şeydir. Öyle olduğu zaman daha keyifli bir aşk olsa da hayatımı çekilmez hale getirdiğini söyleyebilirim.
Albüm için şarkı ve sound seçiminde plak şirketinin sizi özgür bırakmasının avantajları ne şekilde yansıyor? Öyle olduğu zaman rock yapmanın bir anlamı oluyor. Çünkü rock müzik insanın hissettiği şeylerin yansımasıyla ilgili olduğu zaman anlamlı oluyor.
Çoğu insan rock müziği isyan müziği, isyankar müzik olarak düşünüyor. Bu konuda neler söyleyeceksiniz? Rock, özgür ifadeyle ilgilidir. Bu isyan gereken yerde isyan, aşk gereken yerde aşktır. Tamamen duygularla ilgilidir.
Rock yapan ve söyleyen biri olarak hayata karşı biraz sert mi bakıyorsunuz? Hayata çok sert bakıyorum. Etrafındaki insanlara, hayvanlara, doğaya, dünyaya duyarsız insanlardan gittikçe daha çok nefret ediyorum. Bu konuda gittikçe daha çok umutsuzluğa kapılıyorum. İyi ki arada sırada duyarlı insanlar görüyorum.
Albümdeki ‘Bazı Anlar’ şarkısının sizde ayrı yeri var sanırım.Evet bir gece rüyamda, kaybettiğim abimi gördüm. Kalktığım gibi O'na "Bazı Anlar"ı yazmıştım. Nakaratta anlattıklarım rüyamda gördüklerimin aynısıdır.
Sahnede en iyi performansı göstermenizle alakalı olarak bunda müzikten keyif almanızın payı da var diyebilir miyiz? En büyük payın sahnedeki keyif olduğunu söyleyebilirim. Sahnede olmak ve müzik hayatımın anlamı.