Sertab benim müzik kariyerimle oynadı
Burcu Güneş, Sertab Erener’in Kelebek’te yayınlanan röportajında kendisiyle ilgili açıklamalarına zehir zemberek cevaplar verdi. Piyasaya çıktığı günden itibaren Sertab Erener’in kendisini kabullenemediğini söyleyen Güneş, ‘İlk ve son kez konuşuyorum. Yedi yıldır hiç sesimi çıkarmadım, hep ondan övgüyle bahsettim ama aynı karşılığı bulamadım. Artık yeter!’ dedi. İşte genç şarkıcının müthiş açıklamaları...
Sertab Erener için, ‘Ben, onun gibi yarışmalarla gündeme gelmedim’ dediğin iddia edildi.
Böyle bir şey söylemem için gerçekten çok cahil olmam gerek. Sertab, gerçekten Eurovision ile büyük bir başarı yakaladı. Haydi böyle bir şey söyledim diyelim, yine de Sertab’ın sizin röportajınızda vermiş olduğu cevaplar, hoş değildi.
- Şimdi bir hatırlatma yapalım. Sertab’la yaptığım röportajda senin için, ‘Kızı geçmişten bu yana Sertab’la bir yarış içine soktular. Bence çok ağır bir yük bu. Kime ‘Sertab, Sertab’ dersen sonunda, o kişi, ‘ee yeter artık’ diyebilir. Söylediği cümle güzel değil ama kızı oraya getiren noktaya bakmak gerek. Ben Burcu’yu tanımıyorum. Bir kere karşılaştım. Çok güzel bir kız. Hatta insan bakmaya doyamıyor. Bence güzel de bir sesi var. Ama niye durmadan beni o kızla birleştiriyorlar hiç bilmiyorum. Kıza yazık yani. Herkes kendi olmak ister’ dedi. Bu cevapta seni rahatsız eden ne oldu?
Cevabında küçümseme var
Verdiği cevapta, bir yandan beni savunmaya çalışmış, bir yandan da küçük görmüş. Bir kere ben mankenlik yapmıyorum. Dolayısıyla ‘Güzel bir kız’ kısmını geçelim. Tanışmadığımızı da geçiyorum. Çünkü biz bugüne kadar birçok yerde karşılaştık. Yanındakilerle sohbet etmeme rağmen Sertab beni hep görmemezlikten geldi. Tanımak istemedi. Ne zaman yüz yüze gelsek o hep kafasını çevirmiştir. Neyse, ‘Herkes kendi olmak ister’ demiş. Kendi olamamış mı bu kız? Senden daha fazla albüm satmış bu kız, nasıl kendisi olamaz? Sağa sola çıplak pozlar vermeden ya da arkasına bir sevgili almadan bunları yapmak kolay mı? Bugüne kadar sadece sesi ve yeteneğiyle bir yerlere gelmek kolay mı? Ben kendim olmuşum ki, yedi yıldır bu piyasadayım. Bakın, ‘Herkes kendi olmak ister, yazık!’ denmesinin altında bile bir art niyet var. Seviyesi düşük bir cevap olmuş. Uzakdoğu felsefesi ile falan ilgilenen bir kişi daha pozitif, olumlu bir şeyler söylemesi gerekiyordu. Kızcağız demesinde bile bir küçük görme var. Benden yaşça önde olabilir ama konu yeteneklerimize ve sese gelirse, burada durum değişiyor açıkçası.
Ona kapıları Sezen açtı
- Ne gibi?
Kıdem olarak benden önde olabilir ama bundaki tek faktör de Sezen Aksu’dur. Çünkü Sezen Aksu, ona zor yolları, kapıları çabucak ve kolayca açmış birisidir. Tüm Türkiye’deki konserlerinde Sertab’ı tanıttı. Bu çok büyük bir reklam. Ben ise tek başıma bugünlere geldim. Üstelik ülkemizin ekonomik krizlerinden, arkama sadece müzikal yeteneğimi ve annemi alarak. O yüzden de aramızda Sezen faktörünün kıdemi dışında, bir fark yok.
- Yani, ‘Piyasaya çıktığım günden itibaren Sertab Erener’in bana bir önyargısı vardı’ mı demek istiyorsun?
Evet bunu söylemek istiyorum. İyi bir yorumcu olmama rağmen bugüne kadar polemik yaratacak soruların hiçbirine karşılık vermedim. Arkamdan gizli saklı çevrilen dolaplar, konuşmalar ve kuyumu kazmalar aslında 7 yıldır devam eden bir şey. Bizi müzik dinleyicileri ve müzik otoriterleri bir kıyaslamaya soktu. Ve bu kıyaslama benim için onun söylediği gibi ağır bir yük olmadı. Aksine Sertab gibi kaliteli, benim için değerli olan bir sesle kıyaslanmak beni hep mutlu etti. Onun için her zaman hep olumlu sözler sarfettim ama ondan hiçbir zaman güzel bir cevap alamadım. İyi niyetim hep süistimal edildi. Baktım ki, saygı duyduklarım aslında benden nefret ediyormuş.
Bir övgülü söz beklerdim , - Neyi kastediyorsun?
Ortak bir takım çevrelerden duyuyorum. 1999 depremi olmuş, müzik piyasası çökmüş, benim firmam Raks iflas etmiş. Firma arıyorum. O dönem Sony Müzik beni istiyordu. Tüm iyi niyetim ile şarkılarımı dinlettim. Tamamdır denildi ama son anda anlaşma olmadı. Bu arada Sony, Sertab’ın da firması.
- Konserlerinin de engellendiğini söyledin. Yani Sertab Erener’in müzik kariyerinle oynamaya çalaştığını mı söylemek istiyorsun?
Yani oynamaya çalıştığını bana bir takım insanlar söylediler. Şimdi ben çok fazla şeyler duydum. Ama ben bunların hiçbirine inanmak istemedim. Beynimden simeye çalıştım. Hep pozitif düşündüm. Çok üzüldüm, yıprandım. Yine de kimseyi suçlamıyorum. Ben Sertab’dan sadece övgü beklerdim. Bugüne kadar benimle ilgili ağzından tek bir övgü sözcüğü çıkmadı. Konuşmamı Gazeli’nin şu sözleriyle bitirmek istiyorum. ‘Kardeşlerinizin iyi özelliklerini övün ve onlarla ilgilendiğinizi gösterin. Hepimiz övgü ve ilginin yüreklendirici gücüne ihtiyaç duyarız. Yol uzun ve cesaretin kırılması çok kolay.’ Ama benim cesaretimi kimse kıramadı. O da ayrı...
Uzakdoğu felsefesi boncukla olmuyor
Sertab Erener’in kişiliği bana biraz karmaşık geliyor. Bu kadar Uzakdoğu felsefesi ile ilgileniyor. Felsefe ile ilgilenmek sadece boncukları takıp, o kıyafetleri giymekle ya da yoga yapmakla olmuyor. Bunu benimsemek, gerçekten böyle davranmak ve konuşmak gerek. Bir yerde karşılaştığımızda ondan, ‘Ya sen ne kadar iyisin, ne kadar güzel işler yapıyorsun, gel bir gün ortak bir şeyler yapalım’ demesini beklerdim. Ajda Pekkan beni evinde çay içmeye çağırıyor, Sezen Aksu beste vermek için evine çağırıyor, Nilüfer Türkiye’de dinlediğim iki sesten biri diyorsa, aynı övgü dolu sözleri beğendiğim Sertab Erener’den de beklerim. Çünkü o da benim için çok değerli bir sesti. Hálá da öyle. Bundan sonra asla hiçbir açıklama yapmayacağım. Bunları sizinle paylaşmak istedim.
Polemik bir cıngıldan çıktı
İlk albümüm piyasaya çıktığı yıl beni Fahir Atakoğlu aradı. Duru sabunlarının cıngılını seslendirmemi istedi. Bu teklif doğal olarak beni çok heyecanlandırdı. Buluştuğumuzda bana seslendireceğim cıngılı dinlettirdi. Şarkıyı dinlediğimde daha önce duyduğumu fark ettim. Fahir Bey’e sorduğumda, Sertab’ın bu şarkıyı o dönem çıkmış olan albümündeki bir şarkıda giriş bölümü olarak kullandığını söyledi. Ben de neden aynen Sertab’ın söylediği şekilde bu cıngılı kullanmadığını sordum, şarkıyı benim seslendirmemi istediğini söyledi. Kabul ettim. Şarkıyı seslendirirken İrlanda gırtlağı denilen bir takım teknikler gösterdi. ‘Bunları özellikle yapmanı istiyorum’ dedi. İstediği şeyleri aynen uyguladım. Meğer albümünde Sertab da aynı teknikleri kullanmış. Böylece polemik de başlamış oldu. Sonradan Fahir Bey ile Sertab’ın aralarının bozulduğunu bile duydum. Sertab da belki bundan rahatsız oldu ki, bunu etraftan, ortak çalıştığımız müzisyenlerden çok duydum. Çok geçmeden de ikinci albümüme kadar yansıyan bir takım televizyon programları, çıkılacak konserler bazı kişiler tarafından hep son anda engellendi
