61 sayfalık yorumları bugün baştan sona okudum,burada zaten günler geçtikçe nice tartışmalara tanık oldum ve ilk defa bizzat hande yener ile alakalı olacak kişisel bir yorum yazmaya karar verdim..=)
öncelikle şunu belirtmek istiyorum ki hande yener'in şu ana kadar yapmış olduğu tarzların hiçbirini sevmeyen bir müzik dinleyicisiyim..zat en pek çok defa yerli müzik adı altında toplanan isimlerden yerli rock olarak sınıflandırılan isimlerin dışında kalanlardan yalnızca nil karaibrahimgil'i sevdiğimi ve dinlediğimi belirtmiştim..hande yener'in bugüne kadar baştan sona tamamen dinlediğim iki şarkısı var: biri romeo,diğeri ise düeti merak ettiğim için arsız..bu nedenle direkt şarkılarıyla ilgili teknik değerlendirmeler yapmam doğru olmaz diye düşünmekteyim..yine de pek çok şarkısına olan kulak dolgunluğum,yazılan ve çizilenleri takip etmem nedeniyle başka konularla alakalı fikirlerimi paylaşmak istiyorum..
ben mi yanlış hatırlıyorum bilmiyorum,ama hande yener daha yakın yıllara kadar "sana kırmızı çok yakışıyor","son sözü söyledim koymadı mı?" türü şarkılar söyleyen biri değil miydi..? maksadım bu şarkıları ve kendisini yermek değil,tarz değişiminin de karşısında değilim;ancak böyle bir kişinin marjinal tanımı altında yer alması bana tuhaf geliyor..marjinalli kten kasıt nedir,hande yener bu tanım altında yer almak adına ne yapmıştır,hayranlarının onun marjinal olduğunu kabul ettirme çabası ne kadar anlamlıdır merak ediyorum..hande yener'in eşcinselliği desteklemesi,yabancı kliplerden arak işler yapması onun marjinal olduğunu göstermez,hele ki bunu insanların gözünün içine soka soka yapıyorsa,ben devrim yaptım diye vurguluyorsa..halbu ki devrim yapmak ben devrim yaptım diye bağırmak değil,insanların senin gerçekten bir şeyleri değiştirdiğinin farkına varmasıdır..dolayısıyla zaten var olan bir müzik türünün içinde yer alması,biraz önce bahsettiğim arak şov ve kliplerinin bulunması hande yener'in bir devrimle alakasız olduğunu göstermektedir..
bir de çok sık rastladığım diğer konu da hande yener'in kendine çok güveniyor olması,belki ülkemizde fazla popüler olmayan bir müzik türüne geçiş yapması cesaret gerektiren bir adımmış gibi düşünülebilir;ama ülkemizde hatrı sayılır miktarda elektronik müzik dinleyicisi olduğu da unutulmamalıdır..kaldı ki kendine güvenen biri sürekli olarak başka kişileri yermeye çalışmaz,onlarla boş polemiklere girmez,sadece kendi yaptığı işe bakar,öyle değil mi..?
yabancı müzikten öykünmeleri,girdiği bu anlamsız tartışmalar hande yener'i tarz sahibi yapmıyor burada kulanıldığı anlamda,yoksa herkes kendince bir tarz sahibidir (!)..dolayısıyla en azından çizgisini hiç bozmayan ve yalnızca müzik yapmaya yoğunlaşan bir müzisyen olan şebnem ferah yerilirken;hande yener'in onun yanında göklere çıkarılması da bana son derece anlamsız geliyor..keza mor ve ötesi'nin eurovision performansını ve grubu yerden yere vuran kişilerin,hande yener'in gruptan şarkı alması konusunda memnun olmalarını görmek de şaşırtıcı..aynı durum teoman ile yapmış olduğu düet için de geçerli aslında ve şuna eminim ki bir gün şebnem ferah da hande yener ile birlikte bir iş yaparsa; bu kişilerin gözünde sahip olduğu o imajı yenerek,hande yener sayesinde yücelecektir (!)..
ayrıca hayranları dışında maalesef kendisinin de ben marjinalim diye gösterme çabasında olduğunu düşünüyorum..bunu kullandığı konulardan biri de eşcinsellik..hiçkimse hande yener'in eşcinsellerle birlikte yürüyüşe katılmasına bir şey diyemez,onları desteklemesine de bir şey diyemez elbette..yine de yaptığı müzikle gayleri hedef aldığını söyleyen biri,samimiyetten uzaktır benim gözümde..madem devrim yaptığına inanıyorsun,madem marjinalsin; o hâlde toplumun çok değişik yerlerinden farklı insanları etkileyecek ve bazı genel kabulleri alaşağı edecek bir tarzla (bu kabul homofobiye de girebilir elbette;ama sen tek bir kesime hitap ettiğini belirterek bu konuda hiçbir şeyi değiştiremezsin,yalnızca o kesime farklı biriymiş gibi görünebilirsin) karşımızda olman gerek..toplumun farklı kesimlerini etkilemek popülerliğe girer olarak da düşünülmesin,zira hande yener zaten popülerlik adına elinden geleni yapıyor..hiçbir devrim de sessiz sedasız yapılamayacağına göre..?
hiçkimse hande yener sadece müziğiyle var diyemez,başta girdiği gereksiz tartışmalar bunu yalanlıyor..kaldı ki eskiden kendi yaptığı müzik türü altında yer alan isimlerle girdiği atışmalar "pardon ya sen ne yapıyordun peki eskiden?" dedirtiyor..bütün bunlarla birlikte müziğimizde devrim yapacak biriymiş gibi sanması ve sanılması gerçekten enteresan..yine aynı konu ama devrim yapacak biri en azından tutarlı da olur..ayrıca kendini bu kadar yücelterek ve yüceltilerek,başka müzisyenlere haksızlık edilmesine neden oluyor..nedense ben hande yener kadar ısrarla şöyle oldu,böyle oldu diye tekrarlanan ve kabul ettirilmek istenen birini daha tanımıyorum..bu da geçmişteki acılardan kaynaklanıyor diye düşünüyorum..kendisine müzisyenlik yaşamında başarılar dileyerek bitiriyorum..=)