Dünyanın dört bir yanında gencecik kızlar, saflıklarını vurgulayan okul önlükleri ile birbirlerini kucaklayıp öpüyor. Ama öpücük pek de saf olmuyor. Diller kullanılıyor, gözler kapatılıyor, eller erotizmi coşturan bir hareketlilik içine giriyor.
'Lolitalar ordusu' Avrupa'dan Asya'ya ve Amerika'ya yayılıyor. Lezbiyenliğin sınır tanımaz ihtirası, sahnelerden televizyon ekranlarına sıçrayarak en tutucu ailelerin bile ahlâki prensiplerine meydan okuyor.
t.A.T.u. fırtınasının geçtiği yerlerde tabular sallanıyor, müziğin notaları cinsel tercihlerle harmanlanıyor, popülarite ve karşı tepki dalga dalga yayılıyor.
Birçok ülkede liste başı olan şarkıları, medyayı işgal eden özel hayatları ve üç yılda kendilerine milyonlarca dolar kazandıran konser ve klipleriyle bütün bu fırtınanın kaynağında iki çelimsiz kız yer alıyor.
'Akıllı bir proje'
t.A.T.u. grubunun yaratıcısı İvan Şapovalov, eski bir çocuk psikiatrı. Sonradan işadamları ve politikacılarla reklam ve halkla ilişkiler alanlarında çalışmış ve piyasanın ne istediğini çabuk kavrayan sezgisi ile başarılı olmuş.
Dört yıl önce 'parlak buluşu'nu hayata geçirmek için 500 küçük kız arasında yarışma düzenleyip 15 ve 14 yaşlarındaki Yuliya Volkova ve Yelena Katina'yı seçmiş.
Kızlar prodüktörlerinin isteği doğrultusunda 'imaj üretimi' için gece gündüz ter dökmüş. 2000 Eylül'ünde I've Lost My Mind/Çıldırdım, 2001 Mayıs'ında They're Not Gonna Get Us / Bizi Yakalayamazlar şarkılarıyla proje gerçek anlamda hayata geçmiş.
Okullu kızların birbirleriyle sevişmesi ve sahnede mastürbasyon yapması sayesinde, t.A.T.u.'nun şarkıları ve klipleri kısa sürede Rusya'yı, Doğu Avrupa'yı, ardından da ABD'den Japonya'ya kadar dünyayı fethetmiş.
'Yoksa lezzo değil misiniz?'
Muhafazakâr Ruslar, t.A.T.u.'nun televizyonlarda gösterilmesine karşı bayrak açtılar. Grubun gittiği ülkelerde protestolar yapıldı. İngiltere'de ailelerin tepkisi sonucu konser iptal edildi.
Tabularla ilgili lehte ve aleyhte görüşlerin dile getirilmesi sırasında bir başka duygu sessizce öne çıkıyordu: Merak! Acaba bu kızlar gerçekten lezbiyen mi? Moskova'da aynı evde oturuyorlarmış! Biri vaktiyle yaşıtlarının ahlakını bozduğu gerekçesiyle okuldan ceza almış! Ötekinin hamile kaldığı söyleniyor!
Bu kuşku, grubun Türkiye ve Japonya'daki konserlerine ilginin azalmasına yol açıyordu. Kızların konser öncesinde erkeklerle samimi ortamlarda görünmesi bile seyircide düş kırıklığı yaratmaya yetiyordu.
Peki bu kızlar gerçekten lezbiyen mi? Ne fark eder? Grubun ticari başarısında gerçeğin ne olduğu pek önemli değil artık.
Bu ülke dünyanın en büyük müzisyenlerinen Çaykovski'yi bağrına basarken, onun eşcinsel olmasıyla ilgilenmemişti. Ama şimdi devir değişti. Şimdi popüleritenin yolu, aşk skandallarından ve cinsel tercihlerden geçen imajların üzerinde uzanıyor.
Eğer gerçekten lezbiyen değillerse zavallı Yuliya ve Yelena hayatları boyunca bu ticari imajı korumaya çalışırken neler çekecek, kim bilir...
öyle yada böyle ben bu kzların....bazı şarkılarını seviyorum...30minut es ve sters şarkıları süper bnece ce de dinlemeye değer.....