“Üst tarafım Deniz Seki alt tarafım Sibel Can”
Beş yıldır müzikten uzak kalan, evlenip son iki yılı Bodrum’da bir köyde inzivada geçiren Özlem Tekin yeni albümüyle gündemde. 80’lerin rock müziğine geri dönen Tekin “Canım ne isterse yiyip içiyorum. Meğer ince olmaya çalışmak ne anlamsızmış” diyor
Pelin Çini
İki yıldır müzisyen Cem Öcal ile evli olan ve Bodrum Gündoğan’da köy hayatı yaşayan Tekin’e evlilik yaramış, epey kilo almış, kendi deyimiyle Deniz Seki ile Sibel Can arası olmuş. Üstelik bu durumdan da gayet memnun. “Hayatım boyunca fit olmak için çabalayıp aç kaldım. Şimdi canım ne isterse onu yiyorum. Karnım tok, keyfim yerinde” diyor. Beş yıldır albüm çıkarmamasıyla ilgiliyse yorumu şu: “Bu beş yıl bana çok iyi geldi. Unutulmak korkusu falan da yaşamadım. Bizim işimiz yaşadıklarımızdan yola çıkarak yeni şeyler üretmek. Bunu yapabilmek
için de biraz uzaklaşmak gerek.”
Beş yıl sonra albüm çıkarıyorsunuz. Bu, piyasadan uzak kalmak için uzun bir süre...
Beş yıllık ara bence çok normal ama Türkiye’deki müzik piyasasına göre uzun. Çünkü burada aktif olarak şarkıcılık yapan biriyseniz prodüktörlerle 16-18 ayda bir albüm çıkarmak üzerine anlaşıyorsunuz. Benim sözleşmelerim bitmişti de dilediğim gibi ara verebildim.
Uzak kaldığınız dönemde “İstanbul’da hayat devam ediyor. Bir şeyler mi kaçırıyorum acaba?” hissine kapıldığınız oldu mu?
Hiç öyle hissetmedim. Unutulmak gibi bir korkum da olmadı. 1996’dan itibaren o kadar aktif çalışmışım ki yorulmuşum. Durmak, kendimi dinlemek, sakinleşmek istedim. Hem bir şeyler yaşamalısınız ki beste yapabilesiniz. Ben de beş yıl biriktirdim, hepsini albümde kustum. Bu şimdiye kadar yaptığım en iyi albüm.
“Özlem Tekin’in müziği yumuşamış diyenler yanılıyor”
Bu klasik bir cümle. Birçok sanatçı son işleri için aynı cümleyi kullanır...
Evet son eseri için “İşte budur” der sonra bir tane daha yapar ve anlar ki o değilmiş. Benim durumum biraz farklı. Bu en iyi albümüm diyorum çünkü Murat Çekem, Can Şengün, Ozan Doğulu gibi isimlerle çalıştım. 1980’lerin rock tarzına benzeyen parçalar hazırladık, Jon Bon Jovi’nin, Guns N’ Roses’ın bayılarak dinlediğimiz şarkılarındaki sound’u kullandık. Ayrıca çok da hareketli oldu. İlk
klibi albümdeki iki slow şarkıdan birine “Yatağım Boş”a çektik. Ama “Özlem Tekin’in müziği yumuşamış” diyenler ikinci klipte yanıldıklarını anlayacaklar.
İnternette yeni imajınız hakkında epey yorum yapılmış. “Özlem Tekin balık etli olmuş. Çok seksileşmiş” diyenler var...
Sorma, bunca yıl fit kalmak için yeme içme, paso spor yap sonra kilo alınca seksi ol. Meğer çok kolaymış yahu. Şaka bir yana. Klipte kadın kıyafeti giydiğim için insanlar şaşırdı ve “Seksi olmuş” dediler o kadar. Evet kilo aldım. 34-36’dan 38 bedene geçtim, canım ne isterse yiyip içiyorum. Meğer ince olmaya çalışmak ne anlamsızmış. Şimdi üst tarafım Deniz Seki alt tarafım Sibel Can gibi ama keyfim acayip yerinde.
Sizi artık sahnede de klipteki gibi mi göreceğiz? Göğüs dekoltesi, topuklu ayakkabılar...
Yok yahu! Zaten topukluyla zar zor yürüyorum. Konserlerde erkek fatmalığa devam edeceğim.
“Oyunculuk müzikten daha kolay”
Şu an yeni sinema filminizin çekimleri devam ediyor. Ne zaman vizyona girecek?
Oyunculuk benim için müzikten daha kolay. Çünkü bireysel bir iş. Şu anda çekimleri devam eden filmin ismi “Kaledeki Yalnızlık”, yönetmenimiz kendisi de oyuncu olan Volga Sorgu Tekinoğlu. Bu onun ilk sinema filmi. Konusu emekli olmak üzere olan bir futbolcunun dramı. Ben de bu futbolcunun Almanya’dan gelen baldızını oynuyorum. Çekimlerin yüzde 40’ını tamamladık, Altın Portakal’a yetiştirmeyi planlıyoruz.
“Cem’le tencere kapak gibiyiz”
Evlilik nasıl gidiyor?
Süper gidiyor. Bodrum Gündoğan’da bir köyde yaşıyoruz. Kocaman bir bostanımız ve hayvanlarımız var. Sabah erkenden kalkıp bahçeyle uğraşıyoruz. Sakin, sessiz, şehrin kalabalığından uzak bir hayat sürüyoruz. Zaten ikimizden biri şehri özlüyor olsa bu iş yürümezdi. Allah’tan Cem ile o kadar aynıyız ki. Sinirlendiğimiz, güldüğümüz, yapmaktan keyif aldığımız şeyler çoğunlukla aynı. Çok yakın iki arkadaş gibiyiz.
Zıt kutuplar birbirini çeker derler. Meğerse insan kendine benzeyen biri ile de mutlu olabiliyormuymuş?
Evet, bizde öyle oldu en azından. Cem’le 12 yıldır arkadaşız. Demek ki hep birbirimize meyilimiz varmış ki birlikte olduk ve devam etti. Zaten “İyi ki daha erken bir araya gelmemişiz” diyoruz. Yürümezdi çünkü. Şimdi taşlar yerine oturdu. Tencere kapak gibiyiz.
Özlem Tekin nasıl bir ev kadını? Yemek yapıyor mu? ya da temizlik?
Normal bir ev kadınıyım. Yemek yapmıyorum çünkü mutfaktan sorumlu kişi Cem. O pişiriyor yemekleri. Temizlik yapmayı da çok seviyorum.
Malum 30 yaşını geçen kadınlarda çocuk doğurma telaşı başlıyor. Siz 40’ınıza girdiniz. Var mı çocuk planları?
Dört köpek, iki kedi annesiyim ve bu halimden çok memnunum. Çocuk istemiyorum hiçbir zaman da istemedim. Bu fikrimin değişeceğini sanmıyorum zaten yaş da geçti baksana neredeyse anneanne olacak yaştayım. Gerçi etrafımdakiler benden hâlâ ümidi kesmedi galiba “Bir gün kafasına eser doğurur” diyorlar.
http://www.milliyet.com.tr/-ust-tarafim-deniz-seki-alt-tarafim-sibel-can-/cumartesi/haberdetayarsiv/01.05.2010/1232087/default.htm
